Çöküşten çıkışa giden yol

tvDEN ekranlarında Şehir ve İnsan programında konuşulanlar, Türkiye'nin içinde bulunduğu duruma ve çözüm önerilerine ayna tuttu.

tvDEN’de yayınlanan Şehir ve İnsan programının son bölümünde İnşaat Yüksek Mühendisi Hüseyin Aksu, Türkiye'nin içinde bulunduğu kaotik ortamı ve çıkış yollarını değerlendirdi. İki haftadır süren yayınların ardından Aksu, bu hafta çözüm önerilerini paylaşarak, mevcut düzenin nasıl dönüştürülebileceğine dair önemli açıklamalarda bulundu.

"SİYASET, KENDİ ÇIKARINI ÖNCELİYOR"

Hüseyin Aksu, siyasi yapıya yönelik ağır eleştiriler getirdiğini, ancak hiçbir siyasi parti adına konuşmadığını özellikle vurguladı. “Siyaset, ele geçirdiği gücü toplum yararına kullanmaktan ziyade kişisel çıkarlar için kullanmayı tercih ediyor.” diyen Aksu, mevcut siyasi düzenin toplumun gelişimi yerine bireysel çıkarları öncelediğini ileri sürdü.

Zorunlu eğitim yasası gibi düzenlemeleri örnek göstererek, çıkarılan kanunların toplumun geniş kesimlerini mağdur edecek biçimde hazırlandığını belirtti. “3 milyon aile, eğitim yasasına aykırı suç işlemiş durumda. İhtiyaçları gözetmek yerine cezalandırma yoluna gidiliyor.” sözleriyle mevcut sistemin yanlışlarına dikkat çekti.

"KURULMUŞ DÜZEN ÇÜRÜMENİN SEBEBİ"

Programda, "müesses nizam" kavramı üzerinde duran Aksu, oluşmuş düzenin yönetenlerin çıkarlarına hizmet etmeye başlamasıyla devlette ve toplumda yozlaşma ve çürümenin başladığını ifade etti.

Bu durumun toplumları böldüğünü, güçten beslenen kesimlerin güçsüzleri ezdiğini söyleyen Aksu, "Türkiye Cumhuriyeti yaklaşık 70 yıldır bu çürüme döngüsünün içinde." değerlendirmesinde bulundu.

Silahlı kuvvet müdahalelerinin de bu düzeni değiştirmeye yetmediğini belirterek, esas çözümün halkın iradesiyle yeni bir düzen kurulmasında yattığını savundu.

"DÜNYA DÜZENİ DE ÇÜRÜMÜŞ"

Sadece Türkiye değil, tüm dünyanın da benzer bir çürüme sürecinde olduğunu kaydeden Aksu, Amerika Birleşik Devletleri ve Çin gibi süper güçlerin çıkarları doğrultusunda dünyayı sömürdüğünü, zayıf ülkeleri bölerek kendi üstünlüklerini koruduklarını söyledi.

“Gazze’de, Afrika’da çocuklar ölüyor, ama süper güçler dönüp bakmıyor bile. Çünkü kurulu dünya düzeni onların çıkarına işliyor.” ifadesiyle küresel çürümeye dikkat çekti.

"TÜRKİYE DİPTE, ACİL REFORM ŞART"

Türkiye'nin gelir dağılımındaki adaletsizlik, orta sınıfın çöküşü ve geniş kesimlerin fakirleşmesi gibi sorunlarla dibe vurduğunu belirten Hüseyin Aksu, mevcut siyasi aktörlerin çözüm sunmaktan çok kavgaya odaklandığını söyledi.

“İktidar da muhalefet de çözüm üretmiyor, sadece birbirlerine laf yetiştiriyorlar.” diyen Aksu, toplumun körü körüne tarafgirlik içinde bölündüğünü ve bu ortamda gerçek reformların konuşulamadığını kaydetti.

"ATATÜRK'ÜN MİRASI: BİLİM VE AKIL"

Atatürk’ün mirasına da değinen Aksu, “Hayatta en hakiki mürşit ilimdir” sözüne dikkat çekerek, Atatürk’ün bıraktığı gerçek mirasın bilim, akıl ve çalışma üzerine kurulu olduğunu vurguladı.

Atatürk’ün mirasının ideolojik tartışmalara kurban edilmemesi gerektiğini belirten Aksu, “Biz bu mirası yiyip bitirdik. Şimdi yeni bir başlangıç yapmalıyız.” dedi.

"28 YILDIR ÇÖZÜM ÜRETİYORUZ"

Çözüm arayışının 1997'den bu yana sürdüğünü anlatan Aksu, çeşitli düşünce kulüpleri ve araştırma platformları ile tam 28 yıldır çalıştıklarını söyledi. Çağdaş Çözüm Platformu aracılığıyla Türkiye’nin 21. yüzyıl stratejisini hazırladıklarını belirten Aksu, bu çalışmaları "100 bin sayfayı aşan bir külliyat" olarak tanımladı.

“100 bin sayfa okuyun demiyoruz, özetler yolluyoruz, okumuyorlar. Çünkü mevcut düzenin işine gelmiyor.” sözleriyle siyasilerin ilgisizliğinden yakındı.

Hüseyin Aksu, Türkiye'nin yeniden yapılanması için hazırlanan çözüm paketlerini dört ana başlık altında özetledi. Bu hafta sadece “Siyasi Yapı Reformu”na yer verdi ve şu maddeleri sıraladı:

Görevlerde Rotasyon: Seçilmiş her görevde iki veya üç dönem sınırı getirilmesi.

Lider Sultasına Son: Milletvekili adaylarının ön seçimle, tabanın oyuyla belirlenmesi.

Gerçek Seçim: Pusulada isimlerin yazılması, karma oy sistemiyle doğrudan adaylara oy verilmesi.

Siyasi Ayrıcalıkların Kaldırılması: Milletvekillerine tanınan ekonomik ve sosyal imtiyazların iptal edilmesi.

Parti Üyeliği Reformu: Üye olan herkesin aktif görev ve faaliyet zorunluluğu.

Aksu, “Bu yedi maddeyi uygulayın, Türkiye'nin siyasi yapısındaki sorunların %80’i çözülür.” iddiasında bulundu.

"KOLTUĞUNU KORUYANLAR DEĞİL, ÜLKEYİ KURTARACAK OLANLAR GELSİN"

Son olarak siyasi görevlerde servet takibi sisteminin zorunlu hale getirilmesi gerektiğini vurgulayan Aksu, siyasete giren herkesin mal varlığının sıkı denetime tabi tutulması gerektiğini ifade etti.

“Üç beş yıl içinde sıfırdan yat, kat sahibi olanlar ortalıkta dolaşıyor, kimse hesap sormuyor. Bu düzen değişmeli.” diyen Aksu, reformların ancak kararlılıkla ve halkın desteğiyle hayata geçirilebileceğini belirtti. (SELİME AYDEMİR)