AyFm 100.5
  • 17 Ekim 2025, Cuma

INKITALARI OYNAMAK

Yaşlı Adama sokak röportajında soruyorlar.

O da ağlayarak anlatıyor:

— “Mutlu musunuz?”

— “Değilim.”

— “Neden?”

— “Eşim öldü, yalnızım ve çocuklarım beni aramıyor.”

 

Bunu hemen hemen her yaşlıdan duyarsınız.

Ama kimse bu sözlerin asıl nedenini araştırıp sormaz:

“Neden mutsuz ve yalnızım?” diye.

 

Söyleyeyim…

 

Köyler boşaltıldı.

İnsanlar akın akın şehirlere göç etti ve beton binalara hapsedildi.

Şirketler, holdingler, fabrikalar çoğalırken insan ilişkileri en alt seviyeye indi.

Karın tokluğuna çalışan insanlar, yorgun argın kendilerini eve atarken;

onları çalıştırıp sırtlarından para kazananlar yazlıklarında, yatlarında, yayla evlerinde keyif sürüyor.

Canları sıkıldığında ise aileleriyle birlikte kendilerini yurt dışına atıyorlar.

 

Bizim yoksul çalışanlarımız ise asla sahip olamayacakları şirketli, havuzlu, villalı hayatları dizilerde izleyip hayal dünyasına dalıyor.

Dev binalarda, yani gökdelenlerde yaşayanlar ne birbirlerini tanır, ne de selam verir.

Emekliler beş parasız parklarda oyalanırken, dizi oyuncuları lüks villalarda oturup genç ve güzel eşleriyle lüks arabalarda keyif çatıyor.

 

Evde kadınlar Zuhal Topal, Müge Anlı izlerken;

zengin kadınlar yazlıklarında viskilerini yudumlayıp paralarıyla briç ve konken oynuyorlar.

 

Peki bu duruma nasıl ve neden geldik?

Çok basit.

 

Feodal toplumdan sanayi toplumuna geçerek.

Topraktan koparak.

Tarımı ve hayvancılığı bırakıp şehirlere akın akın gelerek.

 

“Medeniyet” dediğimiz çarpık kentleşme aslında çalışanlar için bir tuzaktı —

ve biz o tuzağa çok kolay düştük.

 

İnsanlar çoğaldıkça ucuz iş gücü arttı.

Kentlerde insanlar çoğaldıkça sağlıksız beslenme de arttı;

dolayısıyla ilaç sektörünün kârı da katlandı.

 

Artmayan ne kaldı ki?

Gıda ürünleri, kiralar, giyim, kuşam… her şey fırladı.

 

İnsanlar artık dönüşü olmayan bir yola girdi.

Köyüne dönse ortada köy yok; hepsi mahalle oldu.

Hayvancılık yasaklandı.

Artık köyünde, yani mahallesinde tavuk bile besleyemeyecek duruma gelmiş.

 

Bu durumda insanlar mutsuz olmayacak da ne olacak?

 

Hepinize iyi hafta sonları sevgili Denge Okurları. 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.